Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu’ndan Yanık Merkezi Açıklaması

Sağlık Bakanı Memişoğlu’ndan Yanık Tedavisi ve Gözetici Sıhhat Vurgusu

Sağlık Bakanı Prof. Dr. Kemal Memişoğlu, 29 Mayıs 2025 Perşembe günü, Ankara’nın Kızılcahamam ilçesinde düzenlenen “Bölgemizde Pediatrik ve Erişkin Yanıklar ve Tedbire Kongresi”ne iştirak gösterdi.1

“Bugünkü Kongre Benim İçin Farklı Bir Ehemmiyet Taşıyor”

Kongre iştirakçilerine hitap eden Bakan Memişoğlu, konuşmasında şu sözlere yer verdi: “Saygıdeğer Bilim İnsanları, Değerli İştirakçiler, Bedelli Meslektaşlarım, toplum sıhhatine katkı sağlayan siz pahalı iştirakçilerle bu manalı kongrede bir ortada olmaktan büyük bir kıvanç duyuyorum. Ülkemiz ve bölgemizde çocuk ve yetişkin yanıklarının yanı sıra önleyici stratejilerin ele alınacağı bu son derece önemli Kongre’ye öncülük eden Türkiye Yanık ve Yangın Afetleri Derneği’ne, Ortadoğu Yanık ve Yangın Afetleri Derneği’ne ve Başşehir Üniversitesi Yanık ve Yangın Afetleri Enstitüsü’ne minnetlerimi sunuyorum.2 Bugünkü kongrenin benim için eşsiz bir ehemmiyeti var. Tıp eğitimim müddetince, Hacettepe Üniversitesi’nde öğrencisi olma onuruna eriştiğim Prof. Dr. Mehmet Haberal, yanık tedavisiyle ilgili çalışmalara daha 1970’li yıllarda başlamış, bu alanda ülkemize öncülük etmiş bir şahsiyettir.3 Sayın Hocamız, sadece bilimsel tarafıyla değil, insan yetiştirme konusundaki uğraşlarıyla de Türk tıbbına önemli katkılar sağlamıştır.4Kurduğu Başşehir Üniversitesi ve öncülük ettiği enstitüler aracılığıyla; yanık, organ nakli ve afet tıbbı üzere hayati alanlarda hem ulusal hem de memleketler arası seviyede çığır açan çalışmalara imza atmıştır.5 Bugün burada, değerli hocamın öncülüğünde gerçekleşen bu toplantıda yer almak şahsım ismine büyük bir gurur ve minnet hissidir.”

“Türkiye Yanık Tedavisi Hizmetlerinde Son 20 Yılda Büyük Bir Kapasite Artışı Kaydetti”

“Değerli İştirakçiler, yanık tedavisi üzere insan ömrünü direkt etkileyen karmaşık bir sıkıntıda bir ortaya gelmiş olmamız, ortak sorumluluğumuzun ve bilimsel dayanışmamızın güçlü bir göstergesidir. Hepinizin bildiği üzere yanıklar yalnızca cilt yüzeyinde oluşan bir hasar değildir. Bedenin metabolik, immün ve ruhsal sistemini etkileyen, çok taraflı ve çetin bir travmadır. Bu nedenle yanık tedavisi yalnızca bir müdahale değil, disiplinler ortası iş birliğiyle yürütülen kapsamlı bir uygunlaştırma sürecidir. Bilindiği üzere Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın vizyonu ve liderliğinde ülkemiz sıhhatin tüm alanlarında olduğu üzere yanık tedavi hizmetlerinde de son 20 yılda çok kıymetli bir kapasite artışı sağlamıştır.6 2002 yılında sadece 3 merkezde 31 yatak kapasitesiyle sunulan yanık tedavi hizmetleri, bugün 62 merkezde toplam 780 yatakla çağdaş ve yaygın bir hizmet ağına ulaşmıştır.7 Bilhassa büyük kentlerde kurulan ileri seviye yanık merkezleri, bu alanda kaydettiğimiz gelişimin somut birer göstergesidir. Bu gelişimin en güçlü örneklerinden biri, Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi Yanık Merkezi’dir.8 Avrupa’nın en büyük yanık merkezi olan bu tesis; kök hücre, yapay deri, büyüme faktörleri ve hiperbarik oksijen tedavisi üzere ileri teknolojilerin aktif biçimde kullanıldığı, tam donanımlı bir mükemmeliyet merkezidir.9 Plastik cerrahiden ağır bakıma, enfeksiyon hastalıklarından rehabilitasyona kadar birçok branşın bir ortada, ahenk içinde çalıştığı bu merkezlerde yüksek muvaffakiyet oranları da elde edilmektedir.10 Bilhassa çocuk hadiselerde; çocuk dostu merkezlerin kurulması, ailelerin tedavi sürecine aktif iştirakinin sağlanması ve psikososyal takviye sistemlerinin güçlendirilmesi önceliklerimiz ortasında yer almaktadır.”

“Daha Güçlü, Kalıcı ve Dışa Bağımlılığı Azalmış Bir Sıhhat Sistemi İnşa Ediyoruz”

“Değerli İştirakçiler, yanıkların büyük bir kısmının aslında önlenebilir nedenlerden kaynaklandığını biliyoruz. Konut kazaları, iş güvenliği ihmalleri, sıcak sıvı ve ısı kaynaklarına bağlı dikkatsiz davranışlar ne yazık ki ömür uzunluğu sürebilecek önemli yaralanmalara yol açmaktadır. Bu nedenle gözetici sıhhat hizmetleri ve toplumsal bilinçlendirme çalışmaları, tedavi kadar büyük değer taşımaktadır. Bugün sıhhat sistemimizi sadece bugünün ihtiyaçlarına nazaran değil, birebir vakitte geleceğin beklentilerine nazaran tekrar biçimlendiriyoruz. Bu anlayışla, ‘Sağlıklı Türkiye Yüzyılı’ vizyonumuz çerçevesinde üç temel sloganımızı kamuoyuyla paylaştık: Koruyan, geliştiren ve üreten bir sıhhat modeli. Bu modelle: Kollayıcı sıhhat hizmetleriyle toplum sıhhatini tehdit eden riskleri en aza indiriyoruz; eğitim, teknoloji ve altyapıya yaptığımız yatırımlarla sıhhat sistemimizi daima güzelleştiriyoruz; ilaçtan tıbbi aygıta kadar sıhhatte yerli ve ulusal üretim kapasitemizi artırıyoruz. Tüm bu adımlarla birlikte daha güçlü, sürdürülebilir ve dışa bağımlılığı azalmış bir sıhhat sistemi inşa ediyoruz. Bakanlık olarak süreci büyük bir titizlikle yürütüyor, sıhhat sistemimizi her geçen gün daha ileriye taşımak için kararlılığımızı sürdürüyoruz. Bu vesileyle, emeği geçen tüm sıhhat çalışanlarımıza, bilim insanlarımıza ve siz bedelli iştirakçilere gönülden teşekkür ediyorum. Kongre’nin iyi ve başarılı sonuçlar doğurmasını diliyorum. Daima birlikte daha sağlıklı, daha şuurlu ve daha inançlı bir gelecek inşa edeceğimize yürekten inancımı söz ederek hepinizi en içten dileklerimle, içten sevgilerimle selamlıyor, Allah’a emanet ediyorum” (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)